banner2
banner34

TL tutunamıyor

Türk Lirası, ocak ayından bu yana Sterlin, Dolar ve Euro, karşısında tarihinin en zayıf dönemini yaşıyor.

TL tutunamıyor
banner45

Türk Lirası’nın döviz karşısında yaşanan hızlı değer kaybı arka arkaya rekor seviyelere ulaşırken, KKTC’de de vatandaşların ve ekonomi çevrelerinin endişeleri giderek artıyor.

Yaşanan artışlar nedeniyle TL, birçok yabancı para birimi karşısında tarihinin en zayıf dönemini yaşıyor.

Geçtiğimiz hafta serbest piyasada sterlin, dolar ve Euro haftayı rekor kazançla kapattı. Doların satış fiyatı yaklaşık yüzde 4 artışla 3,9050 liraya, Euro’nun satış fiyatı yüzde yaklaşık yüzde 3’lük kazançla 4,5950 liraya çıktı.

Önceki hafta 4,8910 lira olan İngiliz Sterlini’nin satış fiyatı yaklaşık yüzde 3,5'lik artışla 5,1140 lira olarak gerçekleşti.

Yıllık artış yüzde 17’yi aştı

Türkiye’de ve dış piyasalarda yaşanan gelişeler karsında tutunamayan TL’deki erime KKTC’yi daha fazla etkiliyor.

Geçtiğimiz hafta yaşanan kayıplar da dahil Türk Lirası’nın ABD Doları karşısındaki değer kaybı yüzde 10’u bulurken, Euro karşısında yüzde 17’lik, sterlin karşısında da yüzde 16’lık değer kaybı dikkat çekti.

Gelişen piyasalar sıkıntılı

Bu arada, gelişen piyasalar ABD ve Avrupa’dan gelen haberlerle geçtiğimiz Cuma günü de sıkıntı yaşadı.

Türk Lirası ve Türk piyasaları da bu yaşananlardan nasibini alıyor. Geçtiğimiz Perşembe gecesi uluslararası işlemlerde 3.83 liraya kadar yükselen dolar cuma günü açılışta nefeslendi ve 3.81 liraya geriledi. Ancak ardından sert bir yükselişle 3.8433 lirayı gördü. Böylece geçen hafta cuma 3.76 lira seviyelerinden son işlemlerin olduğu dolar 17 kuruş birden artmış oldu. Bankalararası piyasada dolarda son işlemler ise 3.8069 liradan yapıldı. Ancak, KKTC’deki yükseliş daha fazla oldu ve Dolar/TL 3,86’yı aştı.

Analistler yükselişin sürmesi durumunda 3.88-3.89 liranın olası seviyeler olduğunu belirtirken düşüşte ise 3.7850 lira seviyesinin önemli olduğuna dikkat çekti.

Analistler ne diyor?

Türkiye’de analistler tarafından yapılan yorumlar özetle şöyle:

banner37
“Döviz kurunda son bir ayda yaklaşık yüzde 10’luk artış var. En başta nedeni, değişen uluslararası konjonktür. İkincisi de Türkiye’de bozulan enflasyon ve bekleyişler. Buna tam tersi ‘faizleri indirme’ çabası eklenince, bir de içeride yalanlansa da bankalarımızla ilgili çeşitli iddialar içeren haberler yayıldıkça TL değer kaybediyor. Hatta, buna bağlı olarak ‘TL’ye operasyon yapıyorlar?’ yorumları da gelişmeleri tetikliyor.”

Geçen hafta neler oldu?

Türkiye’deki analistler, geçen hafta yaşananları madde madde şöyle özetledi:

*  Türkiye’de son birkaç aydır enflasyonda gerileme değil, özellikle çekirdek enflasyonda yükseliş eğilimi ortaya çıktı. Çekirdek enflasyon yüzde 11’e çıktı. Bu da, Ankara TL faizlerini aşağı bastırmaya çalışırken, artan dolarizasyon kur üzerinde baskı yaratıyor.

* ABD’de Merkez Bankası Fed’e, “Cumhuriyetçi” bir adayın atanması olasılığı güçlendi. Trump’ın kafasında üç aday vardı; Jerome Powel, John Taylor ve  Janet Yellen. Ama Kongre’de senatörlere kapalı kapılar ardında nabız yoklaması yaptığı ve büyük bir çoğunlukla Taylor’ın adının telaffuz edildiği sızdırıldı. “Kurallı para politikasının” babası sayılan Taylor’ın başkan olması durumunda, daha “şahin” bir para politikası izlenmesi olasılığı doları güçlendiriyor.

* ABD’de uzunca süredir düşük olan uzun vadeli faizlerin sonuna gelindiği düşüncesi kabul görmeye başladı. Özellikle büyük fonları yöneten uzmanlar, faizlerin yukarı doğru seyredeceğine dair görüşlerini açıkça paylaşmaya başladılar. 10 Yıllık ABD devlet tahvili faizleri çarşamba günü yüzde 2.40’ı geçerek, mayıs ayından bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Bu seviye, “önemli bir eşik” olarak görülüyordu. Bu yukarı yönlü tarihsel dönüşün yeniden düşüşe dönmesi artık mümkün görülmüyor.

ABD’de tahvil faizinin yükselmesi dolar endeksini yukarı çekiyor. Bu da TL’ye değer kaybı getiriyor.

* ABD’de tahvil faizlerini yukarı çeken başka bir unsur; Trump’ın bütçe tasarısının ve vergi indirimlerinin Kongre’den geçmesi olasılığının güçlenmesiydi. Bütçe açığını büyüten, vergi indirimleriyle ekonomiye ivme kazandıran, en önemlisi de Fed’i faiz artırmaya bir adım daha yaklaştıracak olan enflasyonda yükseliş getirecek bir tablo belirdi. Nitekim ABD Temsilciler Meclisi’nde bütçe geçti. İş son aşama olan Senato’ya kaldı. Bu da Trump’ın vergi indirim politikasının hayata geçmesi için çok önemli bir aşamanın atlatılması demekti. Faizleri yukarı itecek bir eşik.

* Geçen hafta, Türk bankalarının aleyhinde iddialar yayıldı. Bunlar Türkiye’deki otoritelerce yalanlansa da, bu en başta döviz kurunda bozulmayı getirdi. Hafta içindeki Hazine borçlanma ihalelerinde de, öncekilere kıyasla değişken ve TÜFE’ye endeksli ihalelere katılım dikkat çekti. Uzun vadeli (10 yıllık) tahvil ihalesine gelen teklif satışın 1.5 katı oldu. Bu geçmiş ihaleler ortalaması olan 2’nin altında. Yani sabit faizli tahvil ihalelerine katılım iştahı düştü.

* Çarşamba günü Güney Afrika’da gevşek bir bütçenin ortaya çıkması ulusal parası Rand’a hızla değer kaybı getirdi. Bu da gecikmeli olarak TL’ye yansıdı.

* Alman finans kurumlarının Türkiye’ye olan kredi limitlerini daraltacakları yönündeki haberler, adı geçen EBRD gibi kurumlarca yalanlansa da; bu gecikmeli etkiye “son damla” etkisi sağladı. TL’deki değer kaybı belirginleşti.

* Perşembe günü Merkez Bankası faizleri değiştirmedi. Sözlü müdahale çabası işe yaramadı.

* Avrupa Merkez Bankası (ECB) aylık tahvil alım programını, Ocak 2018’den itibaren 60 milyar Euro seviyesinden 30 milyar Euro’ya düşüreceğini, Eylül 2018’e kadar böyle süreceğini ilan etti. Analistler en geç 2019 başında alımların son bulacağını, sonra da faiz artışlarının geleceğini tahmin ediyor.

* Dolar endeksi 2015 başından beri ilk defa eylül başında en düşük seviyesine düşmüşken, yeniden yükselişe geçti. Eylüldeki en düşük noktadan yüzde 3.3 artış olurken, dolar TL’ye karşı yüzde 10 arttı.

KIBRIS

Güncelleme Tarihi: 30 Ekim 2017, 08:33
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner12

banner1