Bengihan: Sorun yasakçı ve düşünce özgürlüğüne karşı olan zihniyettedir

KIBRIS

KTAMS Başkanı Güven Bengihan Sağlık Bakanlığı önünde sağlık çalışanlarının var olan sıkıntılar ile ilgili açıklama yaptı.

Bengihan konuşmasına başlarken bakanlık önünde görevlendirilen güvenlik görevlileri tarafından basının içeri alınmamasına sizin böyle bir göreviniz olamaz burda polis bile müdahale etmezken sizin hakkınız yoktur basını engellemeye diyerek tepki gösterdi.

Bengihan Sağlık bakanına ve şöförüne geçmiş olsun diyerek umarım en kısa sürede sağlığına kavuşurlar ve görevi başında olur sözlerine devam etti.

Burada bulunmamızın nedeni sağlık bakanlığında yaşanan sorunlara çözüm üretilmemesinden kaynaklıdır. Diğer nedenide Sağlık bakanının partizanca almışolduğu keyfi ve sorumsuz almış olduğu kararlardan dolayıdır. Hiçkimsenin kamu sağlık çalışanlarını mutsuz ve huzursuz etmeye hakkı yoktur.

Sağlık hakkı en temel haktır ve bu ülkede yaşayan herkesin sağlık hakkına ulaşabilir ve erişe bilir olması gerekir ve sağlık hizmetleri bu ülkede telafisi mümkün olamayan ertelenemeyen ötelenemeyen bir hizmettir ve bu hizmeti verenlerde kamu sağlık çalışanlarıdır.

2020 mart ayından itibaren kamu sağlık çalışanlarının verdiği emeği ve riski en iyi bilenler siz değerli basın mensuplarıdır. Bu ülkede sağlık çalışanlarının buçabalarının takdir edilmesi ve ödüllendirilmesi lazımdır.

Ancak bizim ülkemizde sağlık çalışanlarına değil ödül vermek haları bile verilmez mesela5 aydır ek mesaileri alamıyorlar. Ayda 160 saat çalışması gereken sağlık çalışanları 150 saat ek mesai yapıyorlar ve bunlar yazılmıyor.

Radyoloji servisinde grev açıkladık nedeni orada çalışan röntgen teknikerleri pandeminin başladığı günden beri hem pandemi ile mücadelede hem diğer kronik hastalıkların hem trafik kazalarının orada birebir hizmet vermede tek başlarına kalıyorlar. Bu konu ile ilgili sağlık bakanlığına iki kere yazı yazdım.

Röntgen teknikerlerinin sağlık alanında kendilerinden kaynaklanmayan personel eksikliği nedeni ile artan iş yoğunluğuna hizmet veremiyorlar.

Tek başlarına nöbet tutuyorlar; düşünün kronik rahatsızlığı olan biri le ilgili röntgen çekimine gidiyor, acil trafik kazası oluyor oraya gitmesi gerekir, ameliyatla ilgili bir acil gelişen durum olur oraya yetişmesi gerekir ve yetişememenin verdiği bir rahatsızlık artı oraya gelen insanlarla karşı karşıya kalıyorlar.

Geçen hafta gördük sağlık çalışanları halkla oradan hizmet alanlarla karşı karşıya getirildi.

Suçlu sanki çalışanlarmış gibi sanki zamanında görevine gitmemiş gibi hiç hak etmedikleri saldırılara uğradılar.

Tüm sağlık alanında personel eksikliği yaşanıyor. Sağlık alanında 270 artı 30 tane mevsimlik işçi 210 tane geçici işçi 45 tanede sözleşmeli istihtam edildi ve biz hala daha sağlıkta istihtam eksikliği var diyoruz.

Bunu duyan insanlar bize şunu der sizin personel ihtiyacınız hiçmi bitmeyecek.

Bitmiyor çünkü istihtam edilenlerin belli bir kısmı görevlerini yaparken belli bir kısmı görev yerine dahi gelmiyor. Bazıları seçimlere yönelik ya partide, yada ilgili vekillerle köy ziyaretlerinde ondan sonrada neden personel eksikliği var diyyorlar.

Çünkü ihtiyaca göre istihtam yapılmadı ihtiyaçlıolan birimlere personel verilmedi. Biz bundan dolayı bugün buradayız. Bölgelerden servislerle gelen personelin servis ücretleri ödenmedi ve bu insanlar mağdur ediliyor.

Nakil tüzüğü Kamu sağlık çalışanları yasası derki kamu sağlık çalışanlarının bir bölümden başka bir bölüme bir ilçeden başka bir ilçeye nakillerini ve görevlendirmelerini nakil kurulu yapar.Bu bir yasadır neden konuldu bu yasa keyfi nakiller olmasın diye. Ancak sağlık bakanı derki ben ne nakil tanırım nede görevlendirme benim uygun gördüğüm kişileri istediğim yere atarım dedi.

Biz sayın Üstelle iki kere bu konuları görüştük ve bu sorunlara çözüm üretmesini söyledik. Ancak bu sorunları iki kez dile getirmemize rağmen nakil kurullarını toplamadı.Keyfi görevlendirmeler ve keyfi atamalar yapmaya devam ediyor. Sağlık çalışanlarının sesi olmaya devam edeceğiz.

Sağlıkta yaşanan sıkıntıların çözülmesiile ilgili halkımızın kamusal sağlık hizmeti verilmesinde yaşanan anomalilerle ilgili gerekli plan proje ve organizasyonun yapılmaması durumunda ve çalışanlarında hakkı olan ve defalarca bakanı uyarmış olmamıza rağmen eksikliklerin giderilmemesi durumunda en son yapmak istediğimiz durum ortaya çıkacak sağlıkta eylem yapma tekrar gündeme gelecektir.

Bengihan sözlerine şöyle devam etti;

Sayın Başbakan dün çıktı dediki müjde veriyorum kamu çalışanlarına kamu emeklilerine hayat pahalılığı ödeneğini yüzde 8,83 rakamı ben dedi maaşlarına ödüyorum ve temel görevimiz halkımızın alım gücünü korumak ve yaşam standardını yükseltmektir dedi.

Başbakan aklımızla dalga geçer. Biz hayat pahalılığı ödeneğini mahkemeye verdik ve hayat pahalılığı ödeneğinin verilmesini hükümet tarafından durdurulmasını önledik.

Nasıl bir düşünce ile nasıl bir politik anlayışla insanların hafızasını zorlayan bir başbakan. Devamında şunuda söylüyor; Kamu çalışanlarının ve kamu emekçilerinin birkere sigorta emeklileride yararlanacak ancak ençok unuttuğu bu ülkede hayat pahalılığı ödeneğinden yararlanmayan 100 bine yakın özel sektör çalışanı var. Hükümetin görevi kamu çalışanı ve emeklilerini korumaktır. Sigortalıları bunun içine katmadı özel sektör ve asgari ücretliliyi bunun içine katmadı. Hükümetin en temel görevi kamu çalışanları ve emeklilerinin alım gücünü karumakmıdır. iki aya önce hayat pahalılığını durdurmak için mecliste yasa gücünde karar nağme çıkardılar yani ülkemizde bir baş bakanın bilinsizce düşünmeden konuştuğu başka bir zaman olmadı bu ülkemiz adına utanç vericidir. İnsanların aklıyla dalga geçiliyor.

Sayın Cumhurbaşkanınada selam gönderen Bengihan Türkiyede şehir şehir geziyor, memlekette sorunlar yumak oldu. İnsanlar bu memlekette çöp kutularından ekmek toplar ama sayın Ersin Tatarda Mersin’de ziyaretlerde kendi adına park yapılmış park yerlerini ziyaret ediyor. Buhalk bu yönetim anlayışını hak etmiyor. Bu halk sandıkta başbakan’a ve sayın Ersin Tatar’a sandıkta cevabını verecektir.

Bengihan Sağlık Bakanlığı önüne siyah çelenk bıraktı. Sağlık bakanı bu çelenk’e baktıkça bugünü hatırlasın baktıkça ben nerelerde hata yaptım nerelerde yanlış yaptığını hatırlasın diye kendisine bu çelenk’i bırakıyoruz dedi.

O esnada basın mensuplar ve güvenlik görevlileri arasında sözlü sataşma yaşandı. Bunu gören Bengihan basın mensuplarına yaklaşarak sorun güvenlik görevlisinde değil sorun zihniyettedir; yasakçı ve düşünce özgürlüğüne karşı olan zihniyettedir. Bunun en güzel örneğini dün kanal T’de uzun yıllar çalışan sayın Serhat İncirli’nin konuştuklarından ve söylediklerinden dolayı işine son veren bir zihniyet var işte bu zihniyet ülkemizi yönetiyor. İşte bu yaşadıklarımız yasakçı zihniyetin ürünüdür bu arkadaşların bir suçu yoktur sorun zihniyet sorunudur dedi.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.