KIBRIS

Kamera mı, Kasa mı? KKTC’de Trafik Cezaları Üzerinden Kurulan Yeni Rant Sistemi İddiası

Önce Türkiye Cumhuriyeti tarafından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne hibe denilen sonra yap işlet devret denilen 150 yapay zekâ destekli trafik kamerası ile ilgili uygulama kamuoyunda tartışma yaratmaya devam ediyor.

-ÖZEL HABER


Önce Türkiye Cumhuriyeti tarafından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne hibe denilen sonra yap işlet devret denilen 150 yapay zekâ destekli trafik kamerası ile ilgili uygulama kamuoyunda tartışma yaratmaya devam ediyor. Bakanlık, sistemin “can ve mal güvenliği için devrim niteliğinde” olduğunu savunurken, sistemin işletme modeli, gelir paylaşımı ve kamu denetimi eksikliği nedeniyle yeni bir "ceza üzerinden kâr" düzeni kurulduğu iddiaları gündemde. En dikkat çekici soru ise şu: Devletin kasasına bir kuruş girmeyecekse, tüm gelir kime gidiyor?


Yap-İşlet-Devret mi, “Yap-İşlet-Kazandır” mı?

Ulaştırma Bakanlığı, kameraların Türkiye’den hibe olarak geldiğini duyurdu. Ancak sistemin bakım, işletme, ceza takibi gibi süreçlerinin kim tarafından, hangi şartlarda yürütüleceği açıklanmadı. Edinilen bilgilere göre, bu işin arkasında yabancı ortaklı özel bir şirket bulunuyor. Ancak kamuoyuna ne bu şirketin adı açıklandı, ne de sözleşmenin içeriği.

İddialara göre şirket, “Yap-İşlet-Devret” modeliyle kurulan sistem sayesinde trafik cezalarından doğan tüm geliri doğrudan kendi kasasına aktarıyor. Üstelik, devlete hiçbir gelir kalmıyor. Bu da KKTC tarihinin en geniş çaplı "ceza karşılığı para transferi" düzenini yaratıyor olabilir.


Kamu İhale Yasası Neden Devre Dışı Bırakıldı?

Kritik soru şu: Bu sistem hangi ihaleyle özel bir şirkete verildi?

KKTC Kamu İhale Yasası’na göre, 1 milyon TL’yi aşan tüm projelerde şeffaf ve rekabetçi ihale açılması gerekiyor. Ancak Bakanlık, kameraların işletilmesiyle ilgili hiçbir ihale ilanı yayımlamadı. Bu durum, yasalara açıkça aykırı bir tabloyu gözler önüne seriyor.

Konuyla ilgili uzmanlar, “Bir şirketle milyonlarca liralık gelir paylaşımı yapılacaksa, bu kamu ihalesiyle ve Sayıştay denetimiyle yürütülmelidir. Aksi takdirde yasal olmayan bir ayrıcalık tanınmış olur” uyarısında bulunuyor.


Bakan Arıklı’nın Rolü: Siyasi Himaye mi?

Kamuoyunda en çok tartışılan isim ise Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı. Projenin lansmanını bizzat yapan Arıklı’nın, söz konusu özel şirketle geçmişe dayalı ticari ya da siyasi bağlantısı olup olmadığına dair spekülasyonlar var.

Muhalefet kaynakları, “Bu kadar büyük bir projeyi kamu ihalesine çıkmadan, tek bir özel şirkete teslim etmek ciddi bir siyasi risk doğurur. Sayın Arıklı, bu anlaşmanın içeriğini açıklamalı, özel şirketle herhangi bir menfaat bağı olup olmadığını kamuoyuna beyan etmelidir” diyerek konunun Meclis gündemine taşınmasını talep etti.


Veri Gizliliği ve Hukuki Temel Belirsiz

Kameraların yapay zekâ desteğiyle, yalnızca hız değil; emniyet kemeri, cep telefonu kullanımı, sigara içme gibi davranışları da tespit ettiği biliniyor. Ancak bu verilerin nerede ve nasıl işlendiği, hangi sunucularda saklandığı ya da KKTC vatandaşlarının kişisel bilgilerinin yurt dışına aktarılıp aktarılmadığı ise tam bir muamma.

Barolar Birliği yetkilileri, “Kişisel verilerin korunması yasası henüz yürürlüğe girmemişken bu sistemin devreye alınması, hukuki risk doğurur” uyarısında bulunuyor.


Mühendislik Odalarından Ortak Tepki

Makina ve İnşaat Mühendisleri Odaları tarafından yapılan ortak açıklamada, mevcut sistemin teknik raporlar olmaksızın kurulması, mühendislik ilkelerine aykırı biçimde çalıştırılması eleştirildi. Oda yetkilileri, “Bu sistem halkın güvenliği için değil, ticari kazanç için devreye alınmış görünüyor” dedi.


Devletin Payı Yoksa, Halkın Güveni Neden Olsun?

Bir kamu hizmetinin, kamu denetiminden uzak, ihaleye çıkılmadan, gelir paylaşımı net olmayan bir özel anlaşma ile yürütülmesi, hukuk devleti ilkesine açıkça aykırı. Sistemin arkasındaki şirketin kim olduğu, Bakanlıkla hangi sözleşmeyi imzaladığı ve bu sözleşmenin maddelerinin kamuya neden açıklanmadığı, önümüzdeki günlerde çok daha fazla sorgulanacak gibi görünüyor.


SORUYORUZ:

  1. Bu sistem hangi şirket tarafından işletilmektedir?
  2. Gelir paylaşımı neye göre belirlenmiştir?
  3. Kamu İhale Yasası neden uygulanmamıştır?
  4. Sayın Bakan Erhan Arıklı, şirketle herhangi bir kişisel veya ticari bağa sahip midir?
  5. Trafik güvenliği mi önceliklidir, ceza geliri mi?

📢 Şeffaflık talep etmek her vatandaşın hakkıdır. Eğer sistem kamunun değil bir şirketin menfaatine kurulmuşsa, bu sadece teknik bir proje değil, siyasi bir tercihtir.