Cumhurbaşkanı, başbakan bakanlar hatta bazı milletvekillerinin aksatmadan yaptıkları tek iş, işlevi yıldönümleri ve özel günlerle ilgili mesaj yayınlamak.

Bu mesajları okurken, ülkeyi dört dörtlük yönettikleri algısı yaratma gayretlerini gördükçe kendime yabancılaşıyorum.

Acaba ben mi Kıbrıs’ta yaşamıyorum yoksa başbakan ve bakanlar bedenen de ruhen olduğu gibi bu ülkede yaşamıyorlar.

Acı bir durum olarak gördüğüm yukarıdaki ifadeleri doğrulayan son alışılmış yıldönümü mesajları dün Dünya Sağlık Günü dolayısıyla geldi.

Herkesin sağlık hizmetine eşit ulaşma yolunda iyi bir konumda bulunmayan ülkemiz için bir hedef olan “herkes için sağlık” bu yılın teması olarak belirlenmiş. Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği bu tema tam da Kıbrıs için uygun. En ciddi yaralarımızdan biri.

Herkes için eşit sağlık hizmeti verilmesiyle ilgili neler yapıldığı ya da yapılacağı mesajlarını okumak istersiniz böyle günlerde.

Ancak Başbakan Ünal Üstel ve Sağlık Bakanı İzlem Altuğra, hastaları ilaçsız bırakan bir sistemi yönetemedikleri için utanıp özür dileyeceklerine, ifadelerini okuduğunuzda ülke sağlık sistemini iyi yerlere getirdiklerini zannedersiniz.

Ülkemiz hiç bu kadar ilaçsız kalmamıştı. Reçetelerindeki ilaçların yarısını alabilenlerin kendisini şanslı hissettiği, her gün daha da kötüleşen sistemde tabii ki başbakan ve sağlık bakanı sağlık günü kutlarken ilaç eksikliğine değinmediler. Ki günü kutlayabilsinler. Yoksa ortada kutlanacak bir durum olmadığını benden daha iyi biliyorlar.

Organ nakli olanlar, kronik rahatsızlığı bulunanların ilaca ulaşamadığı bir dönemde bugünlerde daha da kötüsünü yaşıyoruz.

Kanser hastalarının en önemli tedavisi olan ve zamanla yarışılan sürecin en acil halkası durumundaki kemoterapi ilaçlarının bulunmaması ve hastaneye giden hastaların geri gönderildiği ülkenin başındaki insanların, sağlık günü kutlamaya yüzü olmamalıdır. Ama bizde böyle olmuyor maalesef.

Sağlık Bakanı, göreve geldiğindeki ilk demecini anımsarım. Ne kadar iddialı bir demeçti öyle, hiçbir hastanın ilaçsız kalmayacağını söyleyerek göreve başlayan sağlık bakanı bugün kemoterapi ilaçlarını alamayan hasta ve yakınlarına söyleyecek bir sözü yok mu? Hem de “herkes için eşit sağlık” temalı sağlık gününde?

Sağlık Bakanı, “Sağlık Bakanlığı olarak halkın en iyi ve kaliteli sağlık hizmetini alabilmesi için üreterek çalışmaya devam etmekteyiz” diyor, yukarıda anlatmaya çalıştığım sorunlar yumağının varlığında.

Bu sözler üzerinde diyebilecek bir şey yok, ama ülkemizde en temel ihtiyaç olan sağlığın bile geriletildiği bir dönemin mimarı olduklarının farkına varmalıdırlar.

Her gün nakarat şeklinde “bu ülkeye hizmetten başka bir şey düşünmüyoruz” mealindeki demeçlerinin inandırıcı gelmediğinin bile farkında olmayanlardan ne bekleyebileceğimi bilemiyorum.