Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Eğitim Fakültesi Temel Eğitim Bölümü tarafından “Farklı Bakış Açılarıyla Bebeklik Döneminde Eğitim” konulu seminer düzenlendi.

UKÜ Çevik Uraz Merkezi konferans salonunda düzenlenen etkinlikte gelişimin en hızlı olduğu bebeklik dönemi, Prof. Dr. Çağla Gür, Yrd. Doç. Dr. Razge Sıla Zorba ve Uzm. Klinik Psikolog Şahin Karasalih tarafından üç farklı konu başlığı ile ele alındı.

UKÜ Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Çağla Gür, bebeklik döneminde oyunun geliştirici bir gücü olduğuna dikkat çekerek, bebeklerin öğrenmeye oyun oynayarak başladığını ve oyunsu hareketlerle öğrenip kendisini geliştirdiğini ifade etti. Oyunların çocukların gelişim sürecinde motor becerilerinin yanı sıra beyin yapısını da şekillendirdiğine değinen Gür, sinir hücrelerinin her yeni öğrenme ve deneyimle yeni bağlantılar oluşturduğunu, bu hücrelerin kullanıldıkça daha çok geliştiğini kaydetti.

Prof. Dr. Gür, bebeklikten itibaren çocukların oynadıkları oyunların öğrenme sürecindeki en büyük etken olduğunun altını çizerek, “Oyun sevgiyi alma şeklidir, aynı zamanda sevgi iletişim kaynağıdır” dedi. Zaman zaman ebeveynlerin çocuklarla nasıl oyun oynayabileceklerini ya da yeni oyunları nasıl yaratabileceklerini bilmediklerini söyleyen Gür, “Çocuklar için her şey oyundur. Çocuk saklandığında onu bulmak oyun, şişeyi sallayıp çıkardığı sesi ya da taklidini yapmak bir oyun, hayvan sesleri çıkarmak bir oyundur. Her aktivite oyuna dönüştürülebilir” şeklinde konuştu.

Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Razge Sıla Zorba ise etkinlikte, bebeklik döneminde müziğin bir eğitim aracı olarak kullanılabileceğini aktararak, “Müzik etkinliği çocuğun çeşitli aletlerin sesini kullanarak müzikle ilgili yeteneğini ortaya çıkarmasını, ses ve hareketlerle müzik duygusunu geliştirmesini ve estetik duygular oluşturmasını destekler” ifadesini kullandı.

Çocukların hem bireysel hem de grup şeklinde yapabileceği en iyi etkinliklerden birisinin şarkı söylemek olduğunu anımsatan Zorba, “Şarkı söyleme etkinlikleri içerisinde çocuk kendi duygu ve düşüncelerini şarkının sözleri ve melodilerle ifade etme fırsatı buluyor” bilgisini paylaştı.

Zorba, çocukların müzik dinlerken aynı zamanda sessiz kalmayı, sabırlı bir şekilde beklemeyi ve dinlediğine odaklanmayı da öğrendiğini belirterek, “Duygusal ve sosyal gelişim etkilerine bakıldığında, grup müzikleri gruba ait olma, birlikte yaşama alışkanlıklarını destekleme ve etkili iletişim kurma yeteneklerini geliştiği görülüyor” dedi.

Uzm. Klinik Psikolog Şahin Karasalih, ebeveyn bakış açısıyla bebeklik dönemi açısından eğitim kurumlarından ve eğitimcilerden beklentiler bulunduğunu aktararak, okul öncesi eğitimin 0-6 yaş çocukların sağlıklı ve yetenekli bir şekilde gelişmeleri için oldukça önemli olduğunu kaydetti.

Okul öncesi eğitimin, çocukların gelişim ve öğrenme motivasyonunu artırdığına dikkat çeken Karasalih, okul öncesi eğitimle, çocukların sosyalleşmesi, öz verinin kazanılması, gelişimlerin desteklenmesi ve ilköğretime hazırlanmaları gibi avantajlar kazandığını belirtti.