Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Cuma günü Meclis’te temsil edilen partilerin başkanlarını ve parti başkanlığından ayrılan ancak hükümetin iki ortağından biri olan Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı’nı, zorunluluk nedeniyle 11 Ekim’e ertelenen Cumhurbaşkanlığı seçim tarihini görüşmek üzere toplantıya davet ettiğini açıkladı.
Cumhurbaşkanı Akıncı, bu toplantıda seçimin, toplum sağlığını riske atmayacak mümkün olan en erken tarihte yapılmasını gündeme getireceğini ifade etti. Akıncı, birinci turun 16 Ağustos'ta, ikinci turun ise 23 Ağustos'ta yapılmasını önereceğini de söyledi.
“Kaygı toplum sağlığı olursa bir yerde buluşabiliriz. Sonuçta bu seçim halkın takdiriyle bugün değilse yarın gerçekleşecek. Bu karar birkaç ayda sonucu değiştirmez. Bu olmazsa sıkıntıların kolay kolay aşılamayacağını düşünüyorum” şeklinde konuşan Cumhurbaşkanı Akıncı, partilerin seçimin toplum sağlığını riske atmayacak en uygun ve doğru zamanda yapılması konusunu ciddi olarak değerlendireceğini düşündüğünü ifade etti.
Cumhurbaşkanı Akıncı, toplum gündeminden seçimin çıkarılması durumunda ekonomik ve sosyal sorunlara çok daha güçlü bir şekilde reaksiyon gösterilmesinin mümkün olabileceğini değerlendirdiğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Akıncı, Türkiye'den özel uçakla gelen bir grup iş insanı konusunda kamuoyunun hükümetin başı olarak Başbakan'dan doyurucu ve inandırıcı bir izahat beklediğini de söyledi.
BRT’de dün akşam yayınlanan 18. Saat Programı’nda Pembe Paşaoğluları’nın sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, son günlerde hem kamuoyunu hem de Başbakan'ı en çok meşgul eden konunun, özel uçakla bir grup iş insanının ülkeye gelmesi olduğunu belirterek, “Sayın Başbakan'a bugünkü görüşmede çok net söylediğim şudur: Kamuoyu hükümetin başı olarak kendisinden bu konuda doyurucu ve inandırıcı bir izahat bekliyor” dedi.
Yaşananlarda kamu vicdanının kabul edebileceği konular olduğu gibi, kabul edemeyeceği ve izaha muhtaç durumlar olduğunu belirten Cumhurbaşkanı şöyle konuştu:
“Ekmek parası için güneye gitmek zorunda olan insanlarımıza, 'dönerseniz sizi 14 gün karantinaya alacağız, giderseniz orada kalın' diyeceğiz. Salgının kontrol altında olduğu bir yer için sıkı tedbirler isteyeceğiz, diğer taraftan da bir uçakta 8-10 kişi gelecek, adı yatırım olacak, tetkik ziyareti denecek, proje sahibi belediye başkanının haberi olmayacak, Sağlık Bakanlığı 'merkezi karantinaya girme şartıyla geldiler' diyecek, ama karantina diye bir olgu olmayacak. Çeşitli spekülasyon ve dedikodulara girmeyeceğim. Polis Genel Müdürlüğü’nden talep ettiğimiz ayrıntılı raporu bekliyorum. Hükümet başkanı ve ortaklarının bu konuda da durum ne ise o duruma uygun kararlar vermesi gerekir. Hükümet başkanı ve ortaklarının kamu vicdanını rahatlatacak adımlar atmasını beklemekteyim.”
Cumhurbaşkanı’nın görev süresinin 26 Nisan’da dolması ve Anayasa’da bu konuda bir düzenleme olmaması konusunda çeşitli tartışmalar yaşandığını anımsatan Cumhurbaşkanı Akıncı, “Seçimlerin ertelenmesi Sayın Başbakan’ın çağrısıyla tüm partilerin toplantısında kararlaştırıldı ve bana bildirildi. Seçimler ertelensin diyen Cumhurbaşkanı olmadı” dedi.
Seçimlerin zorunluluk ilkesi çerçevesinde mecburen ertelenmesi gerektiğini Cumhuriyet Meclisi’ndeki hükümet ve muhalefet partilerinin birlikte değerlendirdiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Akıncı, bunun üzerine parti başkanlarını Yüksek Mahkeme Başkanı ve Başsavcı ile birlikte bir toplantıya davet ettiğini belirtti. Toplantıya hukuk camiasını temsilen katılanların, Cumhurbaşkanlığı seçiminin mümkün olan en erken zamanda yapılması yönünde bir tavır ortaya koyduklarını yineleyen Cumhurbaşkanı Akıncı “Toplantıya katılan hukukçuların görüşü seçimsiz görevde kalma süresinin çok uzamamasının doğru olacağını söylediler, ben de bu görüşle hemfikirim” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Akıncı, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ertelenmesi ile ilgili tartışmaların gündeme getirilmesi üzerine 19 Nisan’da “seçim halk sağlığı için sıkıntı yaratmayacak en erken tarihte yapılsın” dediğini, 29 Nisan’da da aynı şeyi yineleyerek, “Erteleme zorunluluktan dolayı yapıldı, sağlık açısından her şey yolunda giderse 11 Ekim’i beklemeden oturur erkene çekeriz” diye konuştuğunu vurguladı.
"CUMA GÜNKÜ TOPLANTIDA SEÇİMİN EN ERKEN TARİHTE YAPILMASINI GÜNDEME GETİRECEĞİM"
“Serdar Denktaş beyin hakkını da verelim, o ilk günden beri gerekçelerini ortaya koyarak seçimlerin 6 ay değil 1 yıl ertelenmesini önerdi” şeklinde konuşan Cumhurbaşkanı Akıncı, “Görevi sürdürmek durumunda olan kişi olarak seçim tarihinin daha ileriye ötelenmesini arzu etmem, bunu doğru bulmam. Bugün sıfır vakalı 61. gün, 2 aydır hiçbir vakamız yok. O nedenle Cuma gün, partilerle yapacağım toplantıda seçimlerin toplum sağlığını riske atmayacak mümkün olan en erken tarihte yapılmasını gündeme getireceğim” dedi.
Bunun gerçekleşmesi için Meclis’in karar üreterek 11 Ekim tarihini erkene almasıyla mümkün olabileceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bu karar Haziran ayında üretilebilirse, 45 günlük seçim takvimi esas alındığında 16 Ağustos’ta birinci tur, eğer ikinci tur olacaksa 23 Ağustos ikinci tur olabilir. Bu somut tarihleri parti liderleriyle konuşacağım” dedi.
Mustafa Akıncı, parti liderlerinin de konuya olumlu yaklaşması durumunda, seçim konusunun toplumun gündeminden bir an önce çıkarılmasının sağlıklı olacağını belirtti. Sadece bireysel ve toplumsal sağlık açısından değil, ekonominin ve diğer konuların da sağlıklı bir şekilde yönetilebilmesi için seçimin gündemden çıkarılmasının doğru olacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Akıncı, seçimlerin daha da ötelenmesi yönündeki değerlendirmelere ilişkin soruya “Hükümetin başı aday, hükümet başkanının yardımcısı aday, cumhurbaşkanı aday, ana muhalefet parti başkanı, muhalefet parti başkanı aday. Böyle bir ortamda sağlıklı gelişmeler beklemek son derece zor olacak” yanıtını verdi.
"SÜRENİN UZAMASI BENİM AÇIMDAN RAHATSIZ EDİCİ"
Hem toplum sağlığı, hem de ekonomi başta olmak üzere diğer alanlarda da seçim tartışmalarını bertaraf etmenin sağlıklı olacağını ifade eden Cumhurbaşkanı Akıncı, “Görevi sürdüren kişi olarak da benim açımdan sürenin uzaması gerçekten rahatsız edicidir. Ben ya da bir başkası halktan yetkisini yenilemeden kim uzun süre burada oturmaya devam ederse bu toplum için de kendisi için de sağlıklı olmaz. Parti başkanlarımızın bu konuyu doğru çözümü bulmak için ortak akılla konuyu değerlendireceklerine inanıyorum” dedi.
“Bu seçim 26 Nisan’da yapılamayacağı için yapılmadı, sağlıklı bir karar verdik, orda bir tedirginliğim yoktur. Ancak eninde sonunda bu seçimi yapacağız. Sağlık açısından baktığımda, 2 aydır sıfır vakanın olduğu bir dönemin ardından bir an önce yapılmasının doğru olduğuna inanıyorum” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, “Ama bu süreç uzarsa bu kimse için doğru olmaz” şeklinde konuştu.
"HAMASETİ BİR KENARA BIRAKIP SAĞLIĞA VE BİLİME KULAK VERİLMELİ"
Zor bir dönemden geçildiğini, ekonominin çarklarının yavaş yavaş dönmeye başladığını, açılımlara giderken bunların sağlığı tehdit etmeyecek şekilde bilim esaslı hareket edilmesi gerektiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Akıncı, “Hamaseti bir kenara bırakıp sağlığa ve bilime kulak verilmeli. Bu konudaki uyarılarımı yapmaya devam ediyorum. Bu gibi konularda hamaset değil bilime başvurulmalıdır” dedi.
İlelebet kapalı kalınamayacağını belirten Cumhurbaşkanı Akıncı, “İki Toplumlu Sağlık Teknik Komitesi ve Sağlık Bakanlığı’nın Bilim Kurulu’nun görüşleri ışığında 8 Haziran’da epidemiyolojik verilerin benzeştiği güney ile kontrollü geçişlerin, tedbirler alınarak kademeli başlatılması yönünde belli kesimlerin geçişlerinin başlayabileceği konusunda görüş birliğine vardık. Hükümet bu konuda farklı bir karar aldı. Hükümetin bu konuda sağlıklı karar verdiği kanaatinde değilim. Gereksiz yere bu insanlar geciktirildi, cezalandırıldı” dedi.
Hükümetin ekonomik amaçlı açılımlara giderken kararların sağlık bilim kurulları ile desteklenmesi gerektiğini Başbakan’a da söylediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bu kararların sağlık uzmanlarının görüşleri doğrultusunda alındığını toplum bilsin. Eğer öyle değilse, bunlar salt siyasi karar haline gelir. Sonra faturası çok ağır olur, siyasi faturası da hükümete çıkarılır. Atılacak her adımın bilimsel bir temeli olması lazım” şeklinde konuştu.
"'BU İŞ BİTTİ GİTTİ' HAVASINA GİREN ARKADAŞLARIMIZ VAR, BU BENİ ENDİŞELENDİRİYOR"
“Şu an için durum iyi ama bozulmaması için tedbire devam. 'Bu iş bitti gitti' havasına giren arkadaşlarımız var, bu beni endişelendiriyor. Bu konu dünyada bitmeden biz kendi kendimize bittiğini ilan edemeyiz” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle devam etti:
"DAHA CİDDİ YÖNETİM ANLAYIŞI HAKİM OLMALI"
"Özel uçak konusunda yaşananlar rapor konusundaki yanlışlar, pandemi hastanesi konusundaki bu tutarsızlıklar, maalesef halktaki güven duygusunu sıfırlar. Bir toplum yöneticilerine karşı güveninde zafiyet yaşarsa, işler orada hiç iyiye gitmez. Hükümetlerin attıkları adımlarda güveni sarsmamaları gerekiyor. Güven erozyonunun tamiri kolay kolay olmaz. Bu yaşananlar, biraz daha ciddi bir yönetim anlayışının hakim olması gerektiğini çağrıştırıyor. Hükümet biraz daha dikkatli, başka kaygılardan arınmış sağlıklı karar alabilir bir organ haline gelebilmelidir” dedi.
