banner2
banner34

EZKOOP ve Zeytin Koop zeytinyağının Güney'e ihracıyla ilgili basın toplantısı düzenledi

EZKOOP ve Zeytin Koop zeytinyağının Güney'e ihracıyla ilgili basın toplantısı düzenledi
banner45
banner47

Esnaf, Zanaatkâr ve Üreticiler Pazarlama Kooperatifi (EZKOOP) ile Büyükkonuk Zeytin Üreticileri Tarım Kooperatifi (ZEYTİN-KOOP), el birliği üretimi olan “Taş Değirmen” zeytinyağının, kendi adı ile geçen hafta Yeşil Hat üzerinden satışının gerçekleşmesi ve dünyaya açılmasında yaşanan süreçle ilgili basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda EZKOOP Başkanı Hürrem Tulga, işlenmiş bir ürün olarak, zeytinyağının, Güney Kıbrıs’a ticareti düzenleyen Yeşil Hat Tüzüğü kapsamında Güney Kıbrıs’a geçmesini "şeytanın bacağını kırdık" diye yorumladı ve Zeytin-Koop üyesi üreticileri tebrik etti. Tulga, “Üreticileri tebrik ediyorum çünkü esas başarı onlarındır” dedi.

Tulga konuşmasında, işlenmiş ürünlerin AB ülkelerine ihracatının, kooperatifleşme ve AB gıda kalite ve sağlık standartlarının yakalanmasından geçtiğini anlattı.

 EZKOOP’un bölgesel kooperatiflerin ürünlerinin pazarlanmasına yardımcı olmak maksadıyla kurulan şemsiye bir kuruluş olduğunu anlatan Tulga, EZKOOP fikrinin 2011 yılında doğduğunu, ilk önce gıda ve el sanatları üretiminin haritasının çıkarıldığını, ardından Büyükkonuk’un Zeytin -Koop, Mehmetçik’in de Karpaz Üzüm, Şarap, Alkollü İçki Üretim ve Pazarlama Kooperatifi’nin (Kas-Koop)’un kurulması için seçildiğini anlattı. Tulga, süreç içerisinde yapılan fizibilite çalışmasında kümelenme ile katma değerinin yüzde 400 arttırılacağının görüldüğünü, 2017’de de üreticileri kümelenmeye ikna etmeyi başardıklarını, Zeytin-Koop üye sayısının, pek fazla bir kazanım olmadığı halde 2021’de 200’e ulaştığını ve artmaya devam ettiğini, ancak üreticinin ileriye bir gidişatın olduğunu gördüğünü kaydetti.

banner37
 Pazarlama ve denetimle ilgilenecek Ezkoop’un kurulmasına da değinen Tulga, “Üreticinin tek tek kalite ve standart denetimlerinin yanında pazarlamasını yapması, hele üretici ölçeği küçük olduğu düşünülürse, imkan ve ihtimal yoktu” dedi

Tulga, üretim aşamasında önce gün içerisinde hasat edilen ürünün sıkıma verildiğini, çıkan ürünün denetlenmesinin ardından standartları yakalayan ürünün silolara, standart altında kalanların ise üreticilere geri verildiğini, ilk etapta üreticilerin yüzde 99’unun gerekli disiplini gösterdiğini belirtti.

Tulga, üreticilerin kalite açısından ey iyisini yakalamak zorunda olduklarının bilincinde olduğunu, üreticilerdeki en büyük endişenin pek çok denemede başarının yakalanamaması olduğunu, bunun bilinciyle çok dikkatli olmaları gerektiğini bildiklerini söyledi.

Ürün standardını yakaladıktan sonra Yeşil Hat Tüzüğü kapsamının genişletilmesi için Avrupa Birliği ile ilişkilere ağırlık verdiklerini de anlatan Tulga, “Neden bunları yaptık? Başka türlü üreticinin para kazanma imkanı olmayacaktı. Navlun yanında gümrük ödüyorduk ve bu üreticinin para kazanması ve üretimini artırmasının önünde en büyük engeldi. Gümrüklü satışın rekabet ortamında dezavantajlarını yaşıyorduk” dedi.

Tulga, ürünlerin Güney Kıbrıs’a geçmesinin, Kıbrıs Türkü'nün işlenmiş ürünlerinin gümrüksüz olarak dünyaya açılması anlamına geldiğini belirtti.

Son denemede zeytinyağının yanında macun, reçel, turşu ve pekmez numunelerinin de Güney Kıbrıs’a geçirilebildiğine işaret eden Tulga, çalışmaların daha çok ürünün Güney’e geçebilmesi için Yeşil Hat Tüzüğünün kapsamının genişletmesi olduğunu da belirtti.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner12

banner1