Halkın Partisi sosyal medya hesabından KIBTEK Yönetim Kurulunun partizanca bir tutum içinde olduğunu idda etti.
İşte o paylaşım;
Halkın Partisi olarak 7 Ekim 2020 tarihinde UBP-HP koalisyon hükümetinden çekilmemizin ardından KIBTEK Yönetim Kurulu tarafından bir dizi partizanca kararlar alınmıştır. Bugün geldiğimiz noktada alınan kararlara ek yeni kararlar alınmak istenmektedir. Ortada bir hükümet yokken, görev ve yetkisi yalnızca acil konuları karara bağlamak olan KIBTEK Yönetim Kurulu, almış olduğu ve almak istediği kararlar ile hukuk ve etik değerleri hiçe sayarak KIBTEK’i UBP’nin arka bahçesi haline getirmiştir. Gelinen noktada Yönetim Kurulu’nun takındığı bu partizanca tutum kabul edilebilir değildir.
KIBTEK Yönetim Kurulu ve Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan son Yönetim Kurulu Toplantısı gündemi içerisindeki önergeler ise dudak uçuklatacak niteliktedir.
09 Temmuz 2020 tarih ve SG/85/2020 sayılı yönetim kurulu kararı, “Sayıştay Başkanlığı, Başbakanlık Denetleme Kurulu ve Maliye Teftiş̧ ve İnceleme Kurulunun, kurum hizmetleri ile ilgili yapılan ve/veya halen devam eden soruşturmalar, araştırmalar ile soruşturmalara konu olan olaylar ve kişiler ile ilgili Polis Genel Müdürlüğü’ne haklarında gerekli cezai işlemlerin başlatılması için yazılı şikâyette bulunulması” şeklindedir. Bu yönetim kurulu kararı iptal edilerek, isimleri denetleme kurulu raporlarına konu olmuş personel ve yöneticilerin polise şikayet edilmesinin önüne geçilmek istenmektedir.
26 Aralık 2019 tarih ve EO/243/2019 sayılı Yönetim Kurulu Kararı, “Elektrik sayacına müdahale ederek elektrik sirkatı yapan ve/veya herhangi bir şekilde elektrik sirkatı yapanlar hakkında polise yazılı şikayette bulunularak, elektrik akımları kesilir. Elektrik enerjisinin sirkat edildiği nedeni ile polise yapılan yazılı şikayetten daha sonra vazgeçilemez ve şikayet geri alınamaz” şeklindedir. Bu yönetim kurulu kararı sirkat suçuna rağmen polise şikayet edilmemesi yönünde değiştirilmek istenmektedir.
Hükümet düşmüş, Yönetim Kurulu’nun yalnızca aciliyeti bulunan konularda karar almaya yetkili olmasına rağmen 5 personelin nakli, 3 personelin ise sürgün edilmesi istenmektedir. Görev yeri değiştirilecek personellerden bir tanesi ise ismi daha önce kurum içerisinde sirkat olayına adı karışmış, bu konuda hakkında dava süreci hala devam etmesine rağmen, suçu işlediği iddia edilen bölge amirliğinde yeniden görevlendirilmek istenmektedir.
Benzer şekilde 3 personelin UBP ile olan bağlantıları sebebiyle; Kadro Hizmet Şeması, Terfi Tüzüğü, Terfi Komitesi ve Toplu İş Sözleşmesi ihlal edilerek terfi ve atamaları istenmektedir. İlgili prosedüre göre önce münhal ilan edilmesi, başvuruların alınması, Terfi Komitesi tarafından münhal gerçekleştirildikten sonra başarılı olanlar hakkında Terfi Komitesi kararı üretilerek Yönetim Kurulu’nun onayına sunulması gerekirken, bu prosedür çalıştırılmamıştır.
Kaya Turistik Tesisleri Titreyen Göl Otelcilik A.Ş.’ye, ayrıcalık tanınmak istenmektedir. Güneş enerjisi sistemlerinin rutin prosedüründe, güneş enerjisi sistemi kurulumlarının ardından, ilgili sistemler KIBTEK Tesisat Kontrol birimi tarafından kontrol edilir, imzalanan kontrol evrakları Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’na bağlı Yenilenebilir Enerji Kaynakları Kurulu’na gönderilerek YEK Belgesi yazılır ve imzalanır. Mahsuplaşma ise bu YEK Belgesi üzerindeki tarih itibariyle başlamaktadır. Bu uygulama da KIBTEK tesisat kontrolu yapılması ile YEK belgesinin imzalanması prosedürleri arasında geçen süre mahsuplaşmaya dahil edilmemektedir. Geçmişte çeşitli sebeplerden kaynaklı olarak Tesisat Kontrol ile YEK Belgesi arasında geçen bu süre için herhangi bir vatandaşa rutin uygulama haricinde bir esneklik veya ayrıcalık tanınmamış olmasına rağmen, Kaya Turistik Tesisleri Titreyen Göl Otelcilik A.Ş.’ye farklı bir uygulama yapılarak bu süre içerisinde üretilen enerjinin de mahsuplaşmaya dahil edilmesi yönünde Yönetim Kurulu Kararı üretilmek istenmektedir. Alınacak böylesi bir karar Anayasa’nın “eşitlik” ilkesine aykırıdır. Anayasamız herkese eşit davranmayı emretmekte, hiçbir kuruma veya hiçbir zümreye ayrıcalık yapılmaması yönünde amir hükmü vardır.
2019 yılında 230,000 mton akaryakıt (fuel oil) temin edilmesi için Merkezi İhale Komisyonu vasıtası ile yapılan uluslararası ihaleyi Mors Ltd. kazanmış ve firma ile 11 Eylül 2019 tarihinde sözleşme imzalanmıştır. Covid-19 salgını dolayısı ile enerji tüketiminde yaşanan düşüş dolayısı ile yakıt tüketiminde de düşüş yaşanmış, sözleşme süresi içerisinde bir yılda tüketileceği taahhüt edilen yakıt miktarı tüketilememiş, sözleşmenin gereklerini yerine getirebilmek amacıyla KIBTEK Yönetim Kurulu Kararı ile sözleşme 11 Ocak 2021 tarihine kadar uzatılmıştır. Yeniden Merkezi İhale Komisyonu vasıtası ile uluslararası ihaleye çıkılması için 17 Eylül 2020 tarih ve SG/187/2020 sayılı yönetim kurulu kararı alınmış, ilgili yönetim kurulu kararı ve ihale dokümanları Bakanlar Kuruluna iletilmek üzere 8 Ekim 2020 tarihinde Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’na gönderilmiştir.
Hükümetin düşmesinin ardından Bakanlar Kurulu kararı üretilmesinde yaşanabilecek sıkıntı ve gecikmeler göz önünde bulundurularak ilgili kurum personeli tarafından 19 Ekim 2020 tarihinde konu Yönetim Kurulu Başkanlığı’na bildirilmiştir. Gerek Bakanlık gerekse Yönetim Kurulu Başkanlığı tarafından bu konuda olumlu veya olumsuz hiçbir dönüş yapılmamış ve ihaleye çıkılmasında geç kalınmıştır. Gelinen noktada ihmal sonucunda mevcut sözleşmenin bitiminde yakıt tedariğinde sorun yaşanacak. 2020 yılında Merkezi İhale Komisyonu’ndan ihale yasağı cezası alan ve aynı zamanda mevcut sözleşmede yakıt tedarikçisi firma olan Mors Ltd. ile mevcut sözleşmenin 3 ay sözleşme uzatılarak giderilmesi talep edilmektedir. Hakkında “ihale yasağı cezası” üretilmiş olan böyle bir firma ile bir dizi ihmal sonucunda sözleşme uzatılmak istenmektedir.
Halkın Partisi olarak tüm yasal yolları kullanarak bu konunun üzerine gideceğimizi kamuoyuyla paylaşırız.
