KKTC Meclisi 21 aralik 2021 tarihinde yaptığı toplantıda, 20 aydan beri meclis toplantılarına katılmayan UBP milletvekili Hüseyin Özgürgün'ün istifa talebini reddetmiştir.

* Meclisin, gerek 20 aydan beri toplantılara katılmayan Özgürgün hakkında bugüne kadar herhangi bir işlem yapmaması, gerekse istifa talebini reddetmesi Anayasaya aykırı bir karar ve tutumdur. * Milletvekilliğinin Sona Ermesi ile ilgili Anayasa maddesi şöyledir:

Madde 85: (1)Milletvekilinin ölümü; seçilmeye engel bir suçtan dolayı kesin olarak hüküm giymesi; çekilmesi; kısıtlanması, milletvekilliği ile bağdaşmayan bir görevi kabul etmesi; bir ay süre ile özürsüz veya izinsiz olarak Meclisin çalışmalarına katılmaması hallerinde milletvekilliği sona erer. (2) Milletvekilliğinin sona ermesine Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu karar verir.

* Bu maddeye göre, a) bir ayı aşkın bir süreyle özürsüz veya izinsiz olarak meclisin çalışmalarına katılmadığı ve b) istifa ettiği için Özgürgün'ün milletvekilligi sona ermiş bulunmaktadir. Anayasaya göre milletvekilliğini sona erdiren 2 unsur gerçekleşmiş olup 85(2) maddesine dayanarak Meclisin bunları yok sayma veya reddetme yetkisi yoktur. 85(2) maddesinde Meclis'e verilen yetki, milletvekilligini düşüren unsurların gerceklesip gerçekleşmediğini tesbit etmek, gerceklestiginin tesbiti sonrasinda da milletvekilliğini sona erdirmektir.

* Yüksek Mahkeme başkanlarından Nevvar Nolan ile Meclisin hukuk müşavirlerinden Meclis eski genel sekreteri Mehmet Öner Ekinci de ayni doğrultuda görüş belirterek anayasa 85(1) e göre milletvekilligini sona erdiren unsurlarin gerceklesmesi durumunda meclisin bunun tersine bir karar üretemeyecegine dikkat çektiler.

* Yüksek Mahkeme başkanlarından Nevvar Nolan'ın paylaşımı şöyledir: "Anayasa 85(1)’de milletvekilinin çekilmesi ( istifa etmesi ) halinde milletvekilliği sona erer demektedir. 85(2)’de milletvekilliğinin sona ermesine Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu karar verir der. Milletvekilinin seçilmeye engel bir suçtan kesin olarak hüküm giyip giymediği, milletvekilliği ile bağdaşmayan bir görevi kabul edip etmediği,bir ay süre ile özürsüz veya izinsiz olarak Cumhuriyet Meclisinin çalışmalarına katılmadığı, Cumhuriyet Meclisinde öncelikle saptandıktan sonra saptama sonucu CMGKurulu milletvekilliğinin sona ermesine karar verir. Çekilme halinde, çekilme yazısının gerçekliğinin saptanmasına gider, çekilme yazısının gerçek olduğu saptanırsa C M G Kurulu çekilen milletvekilinin milletvekilliğinin sona erdiğine karar verir, aksi bir karar üretmesi sakat olur, aksi karar üretmesine açık bir düzenleme yoktur, olması da akla uygun değildir."

* Meclis eski genel sekreteri Mehmet Öner Ekinci'nin paylasimi ise soyledir: "Olaya salt Anayasal çerçevede ve bilimsel açıdan bakarsak, devamsızlık nedeniyle veya istifa nedeniyle milletvekilinin milletvekilliği sona erer. Ancak, sona erme konusunda son sözü Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu karar vererek söyler. (AY.Mdf.85) Doktrinde bu kararın formel, biçimsel bir karar olduğu yönünde ciddi tartışmalar var. Bana göre de sona ermenin karara kalması formel nitelikli bir karar üretilmesi anlamındadır. İstifa sabit olduğu veya devamsızlık yapılan araştırma sonucunda kesin kez belirlendiği takdirde, bulgular ışığında parlamento milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesine, sona ermesine karar vermekle yükümlüdür/karar vermek durumundadır. Ancak, gelin görün ki, Türkiye'de de, bizde de, siyasal konjüktür ve partisel kaygılar bunu önlemekte ve milletvekilliği devamsızlık nedeniyle düşmüş veya istifa nedeniyle sona ermiş bir milletvekilinin milletvekilliği düşürülmemekte ve yıllarca Meclis çalışmalarına katılmadığı halde, maaş almasına neden olunmaktadır. Bu gibi durumlar, hem karar alınmasını önleyen partilerin hem de sonuçta bir bütün olarak parlamentonun ayıbıdır. Özgürgün özelinde bu ayıbın öznesi temelde UBP'dir."

* Sonuç olarak Meclis Anayasaya aykırı bir karar almıştır. Meclisin anayasaya aykırı bu kararına karşı mümkünse konuyu yargıya taşımak veya bu kararın geri alınmasını sağlamak gerekmektedir. * Aksi takdirde bu hükümet, ailesi ile birlikte istanbula yerleştiğini ve orada yeni bir düzen kurduğunu açıklamış bulunan Özgürgün'e KKTC'nin milletvekili sıffatı ile hem her ay maaş ödemeye devam edecek hem de Özgürgün, yasaların milletvekillerine verdiği tüm haklardan yararlanmayı sürdürecektir.