Sibel Siber'in açıklaması şöyle:

Doğu Akdeniz’de hidrokarbon yatakları ile ilgili yaşanan son gelişmeler ışığında, Meclisimiz Olağanüstü toplantıya çağrılmalıdır. Halkın iradesinin temsil edildiği Meclisimizde, halkımızın bu konudaki düşüncesinin ve sesinin ortak deklerasyonla tüm dünyaya duyurulması önemlidir.

Birleşmiş Milletler  ve uluslararsı toplum tarafından Ada etrafındaki  yeraltı zenginliklerinde eşit hak sahibi olduğumuz kabul edilmektedir. Hal böyle iken Rum tarafının ‘devlet’ olduğunu öne sürerek hidrokarbonlarla ilgili tek söz sahibi gibi davranması  adil değildir ve kabul edilemez bir durumdur. Bu duruma seyirci kalınması ise, maalesef Doğu Akdeniz’deki gerginliği tırmandırmaktadır.

İki toplum arasında ‘Ortak Komite’ kurulması ve soruna uzlaşı yoluyla çözüm bulunması önerisi, geçmişteki birçok öneri gibi yine Rum tarafınca reddedilmiştir. Hidrokarbon yataklarında Kıbrıslı Türklerle Kıbrıslı Rumların ortak hak sahibi olduğu kabul edilirken, ortak komite kurulmasına karşı çıkılmasının izahı mümkün değilidr. Kıbrıslı Türkler iki toplum arasındaki sorunlara çözüm bulunabilmesi için herzaman yapıcı iradesini ortaya koymuştur. Son öneri de yine bu doğrultudadır. Avrupa Birliğinin ve Rum tarafının tavrı ise sorunun uzlaşı ile çözülmesine değil, maalesef gerginliğin artmasına çanak tutmaktadır. 

Bu nedenle Meclisimiz olağanüstü toplanarak; haklarımızın ve irademizin hiçe sayılmasını kabul etmeyeceğimizi,  sorunların çözümünde son yaptığımız  öneriyle de  görüldüğü gibi gerginliğin değil  de herzaman uzlaşının yanında olduğumuzu tek ses olarak dünyaya duyurmalıdır. Avrupa Birliği ve  uluslararası toplumdan beklenen bu konuda tek yanlı  davranması değil, adil ve yapıcı tavır sergileyerek sorunun çözümüne katkıda bulunmasıdır.