Özersay, Akıncı’yı “kamu diplomasisini iyi yönetememekle suçlarken, Anastasiadis’e ise “bahane” uyduruyor dedi.

İŞTE ÖZERSAY'IN O AÇIKLAMASI:

Cumhurbaşkanlığı kamuoyu ile paylaşmadan, hatta sözcü aracılığıyla "davet almadık" diyerek Cumhurbaşkanının İstanbul'a gitmeyeceği yönünde kamuoyunda bir beklentinin oluşmasına ve dolayısıyla da Kıbrıs Rum liderinin "bana emrivaki yapıldı" diyebilmesine maalesef imkan yaratmış oldu. Bu ziyaret ve davet sürecinin, yapılan davete icabet yerinde olmasına rağmen, kamu diplomasisi olarak çok iyi yönetilmediği düşüncesindeyim. Öte yandan Kıbrıs Rum liderine şunu sorma ihtiyacı hissediyorum: Çözümü gerçekten istiyorsanız bu türden şeyleri bahane yapıp geçici de olsa görüşme masasına gitmemek neden? Asıl liderlik göstermeniz gereken zamanda "muhtabımın açığını buldum şimdi hemen bunu istismar edeyim ve puan toplayayım" demeniz neden? Nihayetinde katılım devletler arası olan bir toplantıya değil, daha farklı formatta olan bir yemek davetine oldu. Bahse konu kişi sizin çözüm bağlamındaki ortağınız değil mi? Ortada Kıbrıs Rum liderliği açısından bir tahammülsüzlüğün olduğu kesin.