Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, hükümetin kamu çalışanlarına vergi yükleyerek bir çözüm uygulamaya çalıştığını savunarak, “Vergiyi artırmak değildir, marifet vergi oranlarını tabana yaymaktır” dedi.
Özersay, kamu ve özel sektörün fakirleşmesinin piyasayı daraltacağına da vurgu yaptı. Partisinden yapılan açıklamaya göre Kudret Özersay, katıldığı bir programda açıklamalarda bulundu.
Maliyenin gelirlerini artırmanın bir yolunun da kayıt dışı bazı ekonomik faaliyetlerin kayıt altına alınması olduğuna dikkat çeken Özersay, hükümeti ekonomide yaşanan sıkıntılara çözüm aramamakla suçladı. Hükümettekilerin hükümete gelme amaçlarının sorunlara çözüm bulmak değil, seçime başbakan ve hükümet olarak girmek olduğunu öne süren Özersay, “Onlara mecliste de söyledim. Siz mademki azınlık hükümeti kurmayı tercih ettiniz sorunların çözümüne odaklanmalısınız. Siz akaryakıt arzını gidermek zorundasınız dedim” ifadelerini kullandı.
“KAMU VE ÖZEL SEKTÖRÜN FAKİRLEŞMESİ PİYASANIN DARALMASI DEMEK”
Alım gücünün eridiğini, döviz karşısında Türk Lirası’nın değer kaybetmesiyle raflarda neredeyse yüzde 60 pahalılığın arttığını belirten Özersay, adeta zam yağmuru olduğunu söyledi. Hükümetin kamu çalışanlarına vergi yükleyerek bir çözüm uygulamaya çalıştığını savunan Özersay, kamu ve özel sektörün fakirleşmesinin piyasanın daralması ve işsizliğin artması anlamına geldiğini vurguladı.
Ekonomik krize çözüm olabilecek altı maddelik reçetelerini de hatırlatan Özersay, ithal temel gıda maddelerinin gümrüğünde döviz kuru sabitlemesi, ithal ürünlerinde alınan verginin çıplak fiyat üzerinden alınması, bu uygulamanın raflara yansımasının denetiminin yapılması, kamuda hayat pahalılığı güncellemesinin değiştirilmesi, asgari ücretten vergi alınmaması, asgari ücretin artırılması için işverene prim desteği verilmesi gibi önerilerini anlattı.
“GÜNEY İLE EKONOMİK VE TİCARİ İLİŞKİYE YATIRIM YAPILMALI”
Özersay, ülkeye döviz girişinin maliyenin kasasına ciddi gelir getireceğine işaret ederek, Güney Kıbrıs’tan gelenlerin, burada yaptığı harcamaların maliyenin gelirlerini artıracağını anlattı.
Özersay, “Güney ile ekonomik ve ticari ilişkiye yatırım yapılsa, mesela alışveriş turları düzenlense bu, ülkedeki maliyenin gelirlerini artırır” diyerek, sınır kapılarında geçişlerin de kolaylaştırılması gerektiğini söyledi.
Kamu- özel ortaklığının da geçmiş örneklerden ders çıkarılarak uygulanırsa maliyenin gelirlerini artırabileceğini anlatan Özersay, Ercan Havaalanında maliyenin kasasına para akan bir ilişki olduğunu ifade ederek, limanlar ve telekomünikasyonu da ihaleyle yürürlüğe koymanın öneminden bahsetti. Özersay, araç muayene ile ilgili de devletin özel şirketlere devrettiği ancak gelir de elde ettiği bir modelin Tolga Atakan’ın Ulaştırma Bakanlığı yaptığı dönemde ihale aşamasına getirildiğini de anımsattı.
“BU TÜRKİYE İLE İLİŞKİ KURAMIYOR”
Bir diğer konunun da Türkiye Cumhuriyeti ile kaynak akışı meselesi olduğuna işaret eden Özersay, değil kaynak akışı sağlanmasının Türkiye’den başbakana davet bile gelmediğini mecliste de söylediğini belirtti.
Özersay, 40 yıldır mutlaka her hükümet döneminde bir resmi tebrik ve mutlaka resmi davet alındığını ancak bu hükümetin Türkiye ile ilişki kuramadığını savunarak, bu Hükümetin nasıl kaynak akışı sağlayacağını sordu. Türk Lirasının değer kaybetmesinin Kuzey Kıbrıs’ı Türkiye’den daha fazla etkilediğinin de Türkiye ile konuşulması gerektiğini vurgulayan Özersay, “Siyasi iradeye ihtiyaç var böyle bir irade de bu hükümette görmüyorum” dedi.
“SOSYAL KONUT PROJELERİMİZ VAR”
Geçtiğimiz hafta gençler için konutla ilgili ve barınmayla ilgili de görüşlerini ortaya koyduklarını söyleyen Özersay, seçmenden içerikli biçimde destek isteyeceklerini ifade etti. Özersay, orta sınıf bir ailedeki gençlerin evleneceğinde ev almasının zor olduğuna işaret ederek, buna çözüm olarak Sosyal Konut Projeleri olduğunu söyledi. Kırsal kesim arazilerinden de bahseden Özersay, bu arazilerin altyapısının tamamlanması konusunda çalışmaları olduğunu söyledi.
Askeri bölgelere yakın yerlerdeki konutlarla ilgili değişikliğe gidildiğini ve bütün askeri bölgelerde değil, stratejik öneme sahip askeri bölgelere yakın yerlerde emlak satışıyla ilgili sıkıntıların olduğunu anlattı. Özersay, dünyanın değiştiğini bunun da ekonomik ve ticari yönünü düşünmek gerektiğini söyledi.
“EŞDEĞER PUANI OLANLARA SEMBOLİK RAKAMLA ARAZİ KİRALANABİLİR”
Puanı olan güneyden göçmen binlerce kişi olduğuna da işaret eden Özersay, bu puanlara karşılık mal almamış kişiler olduğunu, diğer taraftan da devletin elinde her yıl kiraya verdiği devlet arazileri bulunduğunu söyledi. Özersay, bu kişilere tapu olarak değilse bile, sembolik bir kira karşılığında uzun vadeli olarak arazi kiralanması, ticari olarak kullanılması ve bu insanların mağduriyetlerinin giderilmesi gerektiğini kaydetti.
