Esnaf ve Zaanatkarlar Odası Genel Koordinatörü Hürrem Tulga, Sedat Peker’in söyledikleriyle toplumun hafızasının bir kez daha tazelendiğine dikkat çekerek, “ Kutlu Adalı olayını hiç unutmadık unutmayacağız, unutturmayacağız, o günün sıcaklığı hala belleklerimizde, Peker’in söyledikleri bir kez daha Kıbrıslı Türklerin nasıl bir tehlike altında olduğunu göstermesi açısından son derece önemli, bu anlatılanları biz ve bizim gibiler yıllar önce söylediğinde vatan haini, Rumcu Türkiye düşmanı ilan edildik, oysa sorun bunların ötesinde uluslararası hukukun dışında çetelerin mafyaların cirit attığı bir ülke olmamızdan kaynaklanmaktadır” dedi.

Esnaf ve Zaanatkarlar Odası Genel Koordinatörü Hürrem Tulga, Mayıs TV’de yayınlanan “Son Nokta” programında gündemi değerlendirdi. Tulga, Kutlu Adalı’nın yaşadığı topraklarını seven ve ülkesinin daha iyi ve güzel günlere ulaşması için kafa patlatan bir yurtsever olduğunu ifade etti. Tulga, “Adalı’yla çok mesaimiz oldu, kimseye bir zararı olmayan insanları seven ve sürekli üreten bir aydındı. Adalı bu ülkeye dayatılmaya çalışılan illegal yapıyı reddettiği ve deşifre ettiği için o kurşunların hedefi oldu” şeklinde konuştu. Yıllar sonra yeniden oluşan tepki ve kamuoyu baskısını gözlemlemekten son derece memnun olduğunu ifade eden Tulga, “Belki içinde bulunduğumuz koşullar nedeniyle Adalı dosyası yine sonuçlanmaz ancak bu kez olayın çok daha ilerilere taşınacağı konusunda umudum çok yüksek” şeklinde konuştu.

Açıklamalarında Kıbrıslı Türklerin kendi öz yurtlarında çok ağır bedeller ödediğine işaret eden Tulga, bir soru üzerine 2005 yılında Karpaz anayolunda Hüseyin İnan ve Eşref Faiz ile uğradıkları saldırıyı anlattı. Tulga, seçim çalışması için bulundukları Karpaz bölgesinden döndükleri sırada içi silahlı kişiler tarafından dolu bir araç tarafından önlerinin kesildiği ve öldüresiye darp edildiklerini anlattı. Tulga, “Gecenin bir yarısında aracımızın önü kesildi ve silahlı şahıslar ki bunların kimden emir aldığını biliyoruz, zaten emir vereni Sedat Peker anlatımlarında dillendirdi. Sırf muhalif bir adaya çalıştığımız için öldürüsiye dövüldük silahlar anlımıza dayandı, olayın ardından polis bütün çağrılara rağmen gelmedi, saldırıyı mahkemeye taşıdığımız zaman ise dosya failler bilinmesine karşın dosya ileri götürülmedi ve kapatıldı.” dedi.

Kıbrıs sorununun çözümsüz kaldığı sürece bu ve benzeri saldırıların vatandaşı tehdit etmeyi sürdüreceğine işaret eden Tulga, “Buradaki hukuk dışı düzenden beslenenler adada bir çözüme karşı olacaklar elbette ancak bunun peşini bırakmamalıyız, biz susup korkarsak onlar ülkeyi daha da beter bir yapıya sürüklemekten geri durmayacaklar, bu mücadelenin sürmesi hepimizin ülkemize karşı bir borcudur” şeklinde konuştu.

Hürrem Tulga, oda olarak karşılıklı geçiş kapılarının açılmasına yönelik eylemlerin sonuç alana kadar devam edeceğini de belirterek, “Esnafın 1 buçuk yıldır kapısını çalmayanlar bir an önce gerekli önlem ve düzenlemeleri yaparak geçişleri açmaalıdırlar, esnafın artık ne katlanan faizleri, ne biriken borç ve kiraları ödeyecek gücü kalmadı, 5 binin üzerinde kapanan iş yeri ve 50 binin üzerinde mağdur olan insan var, artık bu insanların çığlıklarına yanıt verilmeli” dedi.