Enerji ve Elektrik Kurumu’nun mecliste yoğun tartışılmasının ertesi günü olan dün, önceden ayarlanmış ziyarette Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami’yi KIBRIS Medya Grubu’nda konuk edince sohbette iki buçuk saati bulduk.
Didik didik tartışılan tüm konuları sorgularken Özdil Nami de enerjideki yol haritasını bizlerle paylaştı.
Elektrik Kurumu’nun yeni santrale ihtiyacı olup olmadığını mecliste daha dün tartışılması, bu meselenin geçen yazın konusu olduğundan uzak kalacak kadar ülke gündeminin dışındaki vekillerin varlığı maalesef üzücü bir durum.
İhale süreci hız kazandı. Ama bu yöndeki istenç haziran ayında ortaya konulurken görüş belirtmeyenler neden bugün ortaya çıkıyor ve içi boş muhalefetle meclisin gündemini meşgul ediyorlar.
Kanıksadık meclisin BRT 2 canlı yayınından dolayı şovun ötesinde eleştiri getirilmediğini, ama bugünlerde şovun bile becerilemediği ölçüde kendini komik duruma düşürenleri izliyoruz.
Hükümetin bu santral alımlarıyla ilgili ihale sürecini başlatmasında geç kaldığı ve 2019 yazında elektriksiz kalma riskiyle karşı karşıya kalacağımızı seslendiren ve bu yönde yayınlar yapan biri olarak söyleyebilirim ki, en azından mecliste konuşma yapacak UBP milletvekilleri bir önceki Elektrik Kurumu’na sorsalardı bu yönde bir aciliyet olup olmadığını.
Hatta vekil arkadaşları önceki ekonomi ve enerji Bakanı Sunat Atun’a sorsalar, UBP hükümeti dönemindeki yönetim kurulunun da çok acil santral alımına ihtiyaç olduğuyla ilgili kararı bulunduğunu öğreneceklerdi. Hatta alınan kararda o kadar acil ihtiyaç görülmüştü ki, ihalesiz alım talep ediliyordu.
Bakan Nami de dünkü değerlendirmesinde ben dahi geçen yaz karar verilmemesi durumunda bu yaz elektriksiz kalabiliriz şeklinde endişe taşıyanlara katılmadığını aktarıp ve göreve geldiği günden itibaren bugüne kadar bu yöndeki politikasını aktardı.
Tüketimle ilgili aldığı rakamlardan dolayı rahat davrandığını ve gelinen noktada en iyi alternatif olarak gördükleri için santralle ilgili adım attıklarını belirten Nami, ülkedeki alternatif enerji imkanlarının artırılması, izolasyonlu yapılar ve enerji tasarrufunun da kısa dönemli hedefleri arasında olduğunu ifade etmesi benim açımdan sevindirici bilgilerdi.
Elektrik Kurumu Yönetim Kurulu ile bir uyumsuzlukları olmadığını birkaç kez tekrarlama gereği duyan Nami, santral alımı kararının gecikmesiyle oluşan gergin ortamın yatıştığı mesajını da vermiş oldu.
KKTC bütçesinin üçte biri kadar bütçeye sahip ülkemizin en büyük kurumu olan Kıb-Tek’in gündemden düşmemesi çok doğaldır. Özellikle elektriğe çok fazla para ödediğini düşünen toplum böyle bir kurumun her noktasına odaklanmaktadır. Odaklanmalıdır da.
Girdi maliyetleri arasında personel giderlerinin en az kalem olduğunun altını çizen Nami, makinelerin işletilme giderleri ve yakıt maliyetinin elektriğe ev bütçemizden ciddi bir rakam ayırmamıza yol açtığını belirtirken, yurttaşla bu konuda dönem dönem girdiği diyaloglardan da örnekler verirken tasarrufa dikkat çekti.
Elektrik tüketiminde en az tartıştığımız maalesef en önemli noktadır. Enerji tasarruflu binalara odaklanmadığımız gibi özellikle ısınmayı en ucuz nasıl yapabileceğimize odaklanmadığımız için yüksek faturalar ödüyoruz.
Bireyler olarak yapabileceğimiz, “enerji tasarrufuna odaklanmak” olmalıdır. Özellikle evimizde bu yönde ne yapılabileceği ve enerji tüketim miktarımızı nasıl azaltabileceğimize biraz odaklansak olumlu sonuçlarını ilk faturada görebileceğiz.
Ne sloganlarla, ne de umutla, elektriğin ucuzlayacağı yok. Dünya gerçekleri ortada, alternatif enerji kaynaklanma yanında, enerji tasarrufuna odaklanmaktan başka çare yoktur.
