banner2
banner34

Madde kullanımı ve bağımlılıklarla mücadelede Psikolojik destek çok önemli

Madde kullanımı ve bağımlılıklarla mücadelede Psikolojik destek çok önemli
banner45

Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cemaliye Direktör, “Madde kullanımı ve bağımlılıklar” konusunda mücadele ile ilgili açıklamalarda bulundu.

“İster merak isterse zorluklarla mücadele etmek için olsun tek bir kez madde kullanımı değiştirilmesi güç bir yola girmek için yeterli bir adımdır. Madde ile ilişkili bozukluklar ve bağımlılıklar hem bireysel hem de toplumsal bir sorundur. Beraberinde getirdikleri eş psikolojik sorunlarla birey, bir girdabın içinde savrulur kullanmadığı, tedavi olduğu dönemler vardır. Ancak yine “bir kereden bir şey olmaz” anlayışı ile atılan o tek adımla başlanılan yere dönülür”diyen Direktör, kişi kendini depresif hissettiğinde daha iyi hissetmek için madde kullanır, ardından ilk iyi hissederken sonrasında problemleri gerçek anlamda çözmediği için daha çökkün bir durumla yine kendini depresif hissetmeye devam eder ve çevresindekilerle sorunları daha da büyür dedi.

“Davranışsal bağımlılıklar günümüzde en az madde kullanımı kadar önemli bir sorundur”

banner37
Direktör “ Madde kullandıkça sorunlar artar, sorunlar arttıkça madde kullanılır. Böylece girdap gittikçe büyür. Bu noktada tedavide sosyal destek çok önemlidir. Sorunu görmezden gelmek yerine sorunun gerçek nedeni ile yüzleşilmeli ve kabullenerek gerçekçi çözümler bulunmalıdır. Madde kullanımı tek başına çözülebilecek bir sorun değildir. Mutlaka profesyonel destek alınmalıdır. Bağımlılık elbette sadece madde ile sınırlı değildir. Davranışsal bağımlılıklar günümüzde en az madde kullanımı kadar önemli bir sorundur. Özellikle ulaşılabilirliği fazla olan bu durumsallık, onu daha ciddi bir problemin parçası haline getirir. Kumar bunlara örnek olarak verilse de kumarla sınırlı değildir. Teknoloji ile iç içe olmak, sanal paraya artan ilgi, oyunların sanal ortama taşınması bağımlılıkları da çeşitlendirmiştir”dedi.

“Çoçuğunuz ile sağlıklı bir iletişim kurarak, ona saygı göstererek tüm psikolojik sorunlara karşı koyabiliriz”

“Madde kullanımı ve bağımlılıklar her geçen gün daha yaygın hale gelerek ne yazık ki yaş sınırı da daha aşağılara inmiştir, bu nedenle tedaviden çok önleme çalışmaları yapmanın her zamankinden daha da önemli hale geldiğini, okulların kapalı oluşu ile birçok “psikolojik sorun” fark edilemez hale gelmiştir. Psikolojik destek imkanları daha sınırlı hale gelmiştir. Diğer yandan kapalı olmak maddeye ulaşımı zorlaştırmamıştır. Bu doğrultuda aile kritik bir noktada yer almaktadır”diyen Direktör, çocuğu ile sağlıklı bir iletişim kurmak, ona saygı göstermek, anlattığını gerçekten dinlemek, onu anlamaya çalışmak, onu kabul etmek, sevildiğini hissettirmek, problemle karşılaştığında mutlaka yanında olunacağına dair güven duymak onu sadece madde kullanımı ve bağımlılıklara karşı değil aslında tüm psikolojik sorunlara karşı koruyabileceğine dikkat çekti. Direktör “Pandemi ile birlikte her birey sıkışmış, sıkkın, öfkeli ve kaygılı hissetmiştir kendini ancak çocuk ve ergenlerin her zaman olduğu gibi şimdi de anne-babalarının yol göstericiliğine ihtiyaçları vardır. Ancak çocuk, kendi yolunu kendi seçmelidir. Bu karara saygı göstermek onu büyütecek ve daha güçlü hale getirecektir”dedi.

“Madde ile ilgili haberleri okuyup özellikle “aman benim çocuğum yapmasın” diye korkan aileler ile “benim çocuğum asla yapmaz” diye inkar eden aileler kendileri ile yüzleşme cesaretini göstermelidir”diyen Direktör açıklamasında şu konulara değindi; “ Her birey madde kullanabilir. Her bireyin çözemediği sorunları olabilir. Bunu görememek değil, görmek istememek asıl krizi doğurur. Mükemmel anne-baba yoktur ya da madde kullanan bireyin anne-babası kötü ebeveyn olmak zorunda değildir. Önlemek için çocuk ve ergenle konuşulmalıdır. Gözlem yapmak çok önemli ancak kişisel alanı ihlal etmeden bu yapılmalıdır. Arkadaşlarını tanıyın, onlarla birlikte vakit geçirin ancak siz o arkadaş grubunun bir üyesi olmadığınızı unutmayın. Arkadaş olmaya çalışmak yerine birlikte vakit geçirmekten keyif alın. Katı kurallardan kaçının, kendisini ifade etmesi için gereken olanağı tanıyın. O zaman kullansa dahi çözme şansınız olur. Çocuğunuza güvenin ancak ona ne yetişkin gibi davranıp yalnız bırakın ne de onu dünyadaki tüm kötülüklerden koruyun. Önlemek için önce kendi duygularınızla yüzleşin ve onunla her zaman konuşun.”

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner12

banner1