Kakao ağaçlarından üretilen çikolata, sıcak ve nemli iklimlerde gelişir. Soğuk havalarda büyüyemeyen kakao ağaçları, uygun koşullarda 12 metre uzunluğa ulaşabilir ve ağaç başı 70 meyveye kadar üretebilir.

İlk çikolata üreticileri olarak bilinen Olmek halkı, günümüz Meksika'sında yaşayan yerli bir halktı. M.Ö 1900'lü yıllarda ilk çikolataları üretmeye başladıkları düşünülüyor.

Olmeklerin çikolataları günümüzün tatlı ikramlarından farklıydı; genellikle minimum düzeyde tatlandırıcı içeren bu çikolatalar fermente edilmiş, kavrulmuş ve öğütülmüş meşrubatlar olarak servis ediliyordu.

Kakaonun değeri #Mayalılar, #Aztekler ve İnkalar tarafından büyük ölçüde biliniyordu. Takas için ve meşrubat olarak kullandıkları kakaolar bir noktadan sonra yüksek değerleri yüzünden Aztekler tarafından fethedilen medeniyetlerden haraç olarak isteniyordu.

Keşif Çağı olarak bilinen dönemde çikolata Avrupa'ya olan yolunu bulmuştu. Başlarda çok fark edilmese de 16. yüzyılın gelişiyle İspanyol misyoner Jose de Acosta tarafından çikolatanın Avrupalılar arasındaki çekiciliğini fark etti.

İspanyol kaşif Hernan Cortes'in yaptığı bir yolculukta Aztekler tarafından köpüklü bir çikolata içeceği teklif edilmesi ve onun bu içeceği beğenmesi ilerleyen zamanlarda yaşanacak büyük olayların ilk habercisidir.

Hernan Cortes'in Azteklerin ona verdikleri altınların daha fazlasını istemesi yüzünden adamları define için tüm şehri yağmaladı ve tüm şehir halkını işkencelerle öldürdü.

Hernan Cortes'in yaptığı seferle Aztek İmparatorluğunun yıkılmasına neden oldu ve günümüzde Meksika olarak bilinen toprakların 16. yüzyılda Kastilya kralının yönetimi altına geçmesini sağladı.

Endüstriyelleşmeyle birlikte gelen gelişmeler ve kimyagerlerin buluşları sayesinde çikolata sonunda katı haline ulaştı ancak bu, yerel halklar için bundan sonraki 200 yılı aşan bir sürecin kölelik ve sömürge içinde geçmesi anlamına gelmişti.